Bilginin Sınırlarını Zorluyoruz.
  Avustralya
 

Avustralya

Avustralya Bayrağı

Avustralya, güney yarımkürede yer alan bir ülkedir. Hint ve Büyük Okyanusu arasında uzanır. Tüm bir kıtayı kaplayan tek ülkedir. Komşuları Endonezya, Doğu Timor, Papua Yeni Gine, Solomon Adaları, Vanuatu, Yeni Kaledonya ve Yeni Zelanda'dır. Başkenti Canberra, en büyük şehri Sidney'dir.


Avustralya, 7.617.930 km² karada, 68.920 km² sularda olmak üzere toplam 7.686.850 km²'lik bir alana kurulmuştur. Hiçbir ülkeyle kara sınırı yoktur. Çevresinde sadece 25.760 kilometrelik bir sahil şeridi vardır.


Kökeni 

Avustralya ismi Latince'de güneyden, güneye ait olan anlamına gelen Australis kelimesinden türetilmiştir. Roma uygarlığı zamanına dayanan, güneydeki bilinmeyen bir ülke anlamı (terra australis incognita) benzer bir yerin, ortaçağ coğrafyasında da bulunduğunu gösterir, ancak bu bilgiler herhangi bilinen bir kıta bilgisi içermemektedir. Latince'deki Terra Australis Incognita'terimi ; Güneydeki (Australis) Bilinmeyen (Incognita) Toprak parçası (Terra) anlamına gelmektedir.

14 Mayıs 1606'da, Vanuatu'ya ayak basan Pedro Fernandes de Queirós, Güney Kutbu'ndaki tüm kara mülkiyetinin İspanya Krallığı'na ait olduğunu iddia etmiş ve kıtayı Austrialía del Espíritu Santo şeklinde adlandırmıştır.

Flemenkçe Australische kelimesi de, Batavia'daki Flemenkler tarafından, 1638 yılından önce, güneyde keşfedilmiş yeni yerleri adlandırmak için kullanılıyordu. "Australia" kelimesinin İngiliz dilinde ilk kullanımı ise 1692 yılında Gabriel de Foigny'nin yazdığı Les Aventures de Jacques Sadeur dans la Découverte et le Voyage de la Terre Australe isimli Fransızca romanının, 1693 yılındaki çevirisinde görülmüştür.[2]

Daha sonraları, 1765'te, Alexander Dalrymple bu kelimeyi, Luis Váez de Torres'ın 1606'da Yeni Gine'nin güney kıyılarına yaptığı seyahati anlattığı kitabını İngilizce'ye çevirirken kullanmıştır. Dalrymple ayrıca Avustralya kelimesini, An Historical Collection of Voyages and Discoveries in the South Pacific Ocean (1771) isimli eserinde bütün Okyanusya bölgesini tanımlamak için kullanmıştır. 1793'de George Shaw ve Sir James Smith içerisinde geniş ada, büyük kıta, Avustralya, Australasia ve New Holland tanımlamaların yapıldığı, Zoology and Botany of New Holland eserini yayınlamıştır. Avustralya ismi, kıtanın etrafını gemi ile dolaşan bilinen ilk insan, kaşif Matthew Flinders'ın A Voyage to Terra Australis (1814) eseri ile popüler hale gelmiştir. Britanya Krallığı'nin bakış açısını yansıtan ismine rağmen, eserinde Flinders Avustralya ismini kullanmış ve bu isim geniş kitlelerce telafuz edilen bir terim olmuştur. New South Wales valisi Lachlan Macquarie sonraları bu ismi İngiltere'ye yolladığı yazılı mesajlarda kullanmıştır. 1817'de Macquarie bu ismin resmi olarak kabul edilmesini önerdi ve 1824'de Britanya Kral'lığı, kıtanın resmen Avustralya ismiyle tanınmasını onayladı

Sidney şehrinin kurulduğu, Port Jackson'ın güney kesiminden bir görünüm. (A Voyage to Terra Australis'den alınmıştır)

 

Tarih 

Avustralya'daki ilk insan yerleşimlerinin 42.000 ila 48.000 yıl öncesinde ortaya çıktığı tahmin edilmektedir.İlk Avustralyalılar günümüzdeki Avustralya yerlisi olan Aborijin'lerin atalarıdır. Kara bağlantıları veya kısa mesafeli suları geçerek Güneydoğu Asya'dan, adaya yerleşmişlerdir.

Bu insanların çoğu doğa insanıydı, karmaşık bir dilsel kültür ve ruhsal değer ile doğaya saygı gösteren ve Aborijin mitolojisi olan düş zamanı (İngilizce: Dreamtime) inancı ile yaşamaktaydılar.

Adada yaşayan diğer bir yerli halk olan Torres Strait Yerlileri (İngilizce: Torres Strait Islanders), etnik olarak Papua Yeni Gine kökenlidir. Bu insanlar Torres Strait Adaları ve Queensland'ın kuzey uçlarındaki çeşitli bölgelere yerleşmişlerdir. Kültürel alışkanlıkları Aborijinlerden belirgin olarak farklıdır.

Kaptan James Cook, 1770'de HM Bark Endeavour tipi yelkenlisi ile, Avustralya'nın doğu kıyılarının haritasını çıkarmış ve buraları Britanya topraklarına kattığını ilan etmiştir. Bu kopya Cook'un yedi haftasını haftasını harcadığı Cooktown'dan çekilmiş ve 1988 yılında Fremantle yapılmıştır.

Avustralya anakarasını resmi kayıtlara göre gören ilk Avrupalı, Hollandalı kaşif Willem Janszoon'dur. Janszoon Cape York Yarımadası'nı 1606'da görmüştür. 17. Yüzyıl boyunca, Hollandalılar tüm batı ve kuzey sahil şeridinin haritasını çıkarmış ve buraları New Holland olarak adlandırmışlardır. Ancak herhangi bir yerleşim yeri kurma çabası göstermemişlerdir. 1770'de James Cook, Avustralya'nın doğu sahillerinde yolculuk yapmış, bölgenin haritasını çıkarmış, New South Wales olarak adlandırdığı bölgeyi Britanya topraklarına kattığını ilan etmiştir. Seferler sonucu yapılan keşifler, kıtanın sömürümü için, hızla mahkumların ve tutukluların işçi olarak çalıştırıldığı kolonilerin kurulmasını sağlamıştır.

Britanya Denizaşırı Kolonileri kıtada ilk kez New South Wales kolonisi ile, 26 Ocak 1788'de Kaptan Arthur Phillip tarafından Port Jackson'da bir yerleşim yeri oluşturulması ile başlamıştır. Bu tarih daha sonra Avustralya'nın ulusal günü ilan edilmiştir ( Australia Day ). Günümüzde Tazmanya olarak bilinen, Van Diemen's Land'a yerleşim 1803 yılında başlamıştır. Burayı 1642'de keşfenden kaşif Abel Tasman, adaya, kendisini bu yolculuğa yollayan Hollanda Güney Hindistan Kolonileri valisi ve generali Anthony van Diemen'in onuruna Anthoonij van Diemenslandt adını vermiştir. Van Diemen's Land 1825'te ayrı bir koloni halini almıştır. Birleşik Krallık, 1829'da Avustralyanın batı bölümünü kontrol altında tutmaktaydı. New South Wales'in çeşitli bölümlerinde yeni ve ayrık koloniler oluşturuldu; South Australia (1836), Victoria (1851) ve Queensland (1859). Northern Territory (NT), South Australia eyaletinin bir parçası olarak 1863'de kuruldu. South Australia, bir serbest eyalet olarak kurulmuş ve hiç bir zaman diğer kolonilerde olduğu gibi mahkum ve tutukluların çalıştırıldığı bir cezai koloni olmamıştır. Suçluların adaya getirilmesi 1840 ve 1864 yılları arasında aralıklarla devam ettirilmiştir.

Port Arthur, Tazmanya, Avustralya'nın en büyük cezai kolonisiydi.

Avustralya yerlilerinin nüfusunun, Avrupalıların kıtaya yerleşmeye başladığı sıralarda 350.000 civarı olduğu tahmin edilmektedir. [3] Bu tarihten itibaren geçen 150 yılda sayıları hızlı bir şekilde azalmıştır. Bunun başlıca nedeni salgın hastalıkların göçe zorlanmaları ile birleşmesi ve kültürel parçalanmadır.

Yerli çocukların ailelerinden alınıp devşirilmesi, bazı tarihçiler ve Avustralya yerlileri tarafından çalınmış kayıp bir nesil oluşturulması olarak adlandırılmaktadır. Aynı zamanda bu tarihçiler ve Avustralya yerlileri, yerli komünitelerinin dağıtılarak, parçalanarak nüfusunun azaltıldığını ve bunun bir soykırım olarak kabul edilmesi gerektiğini savunmaktadırlar. [4] Huzurlu ve sorunsuz bir toplum yaratma amacıyla yapılan devşirme eylemi günümüzde insan hakları ihlali olarak tanımlanmaktadır. Aborijinlerin tarihi hakkındaki bu yorumlara, bazıları karşı gelmekte ve bunların politik ve düşüncesel nedenler ile abartıldığını, uydurma olduğunu belirtmektedir. [5] Bu tartışma Avustralya'da History Wars (Türkçe: Tarih Savaşları) olarak bilinir. 1967 referandumundan sonra federal hükümet yürütme gücünü ve Aborijinler ile ilgili kanun çıkarma hakkını elde etti. Adanın yerli halkındaki mülkiyeti, Avustralya Yüksek Mahkemesinin Mabo v Queensland (No 2) davasına kadar tanınmamıştır. Bu davadan sonra Avustralya'daki mülkiyet kavramı değişmiş ve Avrupalıların istilası sırasında adanın kimseye ait olmadığı belirtilmiştir.

Port Melbourne, Victoria'da ANZAC Günü dolayısıyla Last Post seramonisi, 25 Nisan 2005. Bu seremoni Avustralya'nın hemen hemen tüm banliyo ve kasabalarında her sene tekrarlanır.

1850'lerde Avustralya'da altına hücüm başladı ve 1854'te madencilik lisans ücretlerine karşı ilk sivil ayaklanma olan Eureka Stockade ayaklanması gerçekleşti. 1855 ve 1890 yılları arasında, altı koloni bireysel olarak özerk hükümet olma hakkını kazandı ve birçok kişisel işini kendi yöntemeye başladı. Londra'daki koloni ofisi ise halen önemli dış ilişkilerin, savunma konularının ve uluslararası denizcilik ve ticaret konularının yönetimini elinde tutmaktaydı. 1 Ocak 1901'de Avustralya Koloni Federasyonu, on yıllık bir planın ardından, seçme ve seçilme, temsil edilme haklarını elde ettiler. Böylece Britanya Krallığı'nın yöntetiminde, Avustralya Kraliyet Devleti doğmuş oldu. Canberra'nın yeni federal başkent olarak önerilmesinin ardından, 1911 yılında New South Wales bölgesinde, Avustralya'nın başkent bölgesi olan The Australian Capital Territory (ACT) bölgesi kuruldu. (Melbourne 1901-1927 yılları arasında başkentti.) Yine 1911'de Kuzey Bölgesi (NT), Güney Avustralya (SA) hükümetinin kontrolünden Avustralya Kraliyet Devleti kontrolüne geçti.

Avustralya kendi isteği ile I. Dünya Savaşı'na katıldı. [6] Bir çok Avustralyalı, Avustralya ve Yeni Zelanda Askeri Gücü'nün (ANZAC - Australian and New Zealand Army Corps) Çanakkale Savaşı sonrası mağlub olmasını, saygı ile hatırlar ve bu tarihi ulusun doğuş tarihi olarak kabul eder. Bu tarih aynı zamanda, ülkenin ilk önemli askeri olayıdır. Gelibolu Savaşı gibi, 2. Dünya Savaşı sırasında meydana gelen Kokoda Track Savaşı da birçokları tarafından ulusal önem verilen bir olaydır.

Whitsunday Adaları'ndaki, Whitehaven Plajı; Queensland/Avustralya.
Sidney Limanı Köprüsü'nün hava karardıktan sonraki durumu

Avustralya ve Birleşik Krallık arasındaki birçok yasal bağlantı, Avustralya'nın 1942 yılında, 1931 Westminister Yasası'nı (İngilizce: Statute of Westminster 1931) kabul etmesi ile resmen son bulmuştur. 1942'de Birleşik Krallık'ın Asya'da uğradığı şok yenilgi ve Japonya'nın Avustralya üzerindeki işgal tehtidi, Avustralya'nın yeni bir müttefik ve koruyucu olarak gördüğü Amerika Birleşik Devletleri ile yakınlaşmasına neden olmuştur. 1951'den beri Avustralya, ANZUS antlaşması ile ABD'nin resmi olarak askeri müttefiğidir. 2. Dünya Savaşı sonrası, Avustralya, Avrupa'dan gelen tüm göçleri desteklemiştir. 1970'lerde, sadece Avrupalıların göç etmesine izin veren yasanın iptali ile de, Asya ve dünyanın diğer yerlerinden gelen göçmenler desteklenmiştir. Bunun sonucunda, Avustralya'nın nüfus bilimi, kültürü ve görüntüsü radikal bir şekilde değişmiştir.

Avustralya ve Birleşik Krallık arasındaki son yasal bağ, 1986 Avustralya Akti ile sona ermiştir. Avustralya eyaletleri üzerindeki Birleşik Krallık hakimiyeti ve Birleşik Krallık Özel Meclisine yapılan adli başvuralar sonlanmıştır. [7] Buna rağmen Avustralyalı seçmenler 1999'daki referandumda %55 çoğunlukla cumhuriyet yönetimine geçmeyi reddetmişlerdir. [8] 1972 Whitlam Hükümeti'nden itibaren, Avustralya toplumunda giderek artan bir Pasifik-Asya aidiyeti kavramı oluşmaktadır. Bugün ülke halen sembolik olarak Kraliçe II. Elizabeth'e bağlı, anayasal monarşi altında parlamenter bir sistemle yönetilmektedir

 

Coğrafya 

 

 
 
  andromedas.tr.gg  
 
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol